lara escort escort bodrum

YOL AŞKI

x

Keyifli yürüyüşler…

GÖĞEM [Zafer Anıtı - Göğem Tabiat Parkı - Gölet]

BÖLGE: GÖĞEM ZAFER TABİAT PARKI (UŞAK, Merkez/Göğem Köyü)
ETKİNLİK DERECESİ: Kolay
ROTA: Halka (Döngü) Rota

TIRMANILAN ROTANIN AÇIKLAMASI:
Yükselti: 1.016 m
Tırmanışa Başlanılan Yükselti: 921 m (Göğem Köy Yolu)
Mola Yeri Yükseltisi: 954 m
Hedeflenen zaman: 4-5 saat
Toplam Yol Uzunluğu: 12,8 km
HAVA TAHMİNİ: Hava; Gündüz 08.00/Akşam 17.00 Sabah "---" / Öğleden Sonra "---", -- / -- C Derece - Rüzgar __ - __ km/h
İLKYARDIM MLZ.: İlkyardım Çantası
SU ve TUVALET: Göğem Zafer Tabiat Parkı'nda su ve tuvalet var. 1/2 (yarım) litre su ve en az 1 (bir) litre sıcak su almalısınız.
TEKNİK MALZEME: GPS, Dağ Değnekleri (Baton)
HABERLEŞME: Cep Telefonları, El Telsizi

TARİH: 15 Ocak 2023, Pazar
SAAT: 07:45
TOPLANMA YERİ: Atatürk ve Kurtuluş Anıtı

Kategori: Hiking 3 yıl önce
Sadi YALGIN
3 yıl önce oluşturuldu

Facebook'ta beğenin, Tweetleyin veya bu izi diğer web sitelerinde paylaşın.

Bu izi değerlendirin:

Puan: 5.00

Min. Yükseklik
921 m
Toplam Mesafe
12.85 km
Max. Yükseklik
1017 m
Toplam Süre
3h 56m 14s
Ortalama Hız
0.91 m/s
Yol Noktaları
14
Dosyada bulunmayan değerler 0 olarak gösterilebilir.
# Yükseklik Mesafe Hız
BİTİŞ 933 m 0 km 0 m/s
Çeşme [1] 924 m 1.53 km 0 m/s
Çeşme [2] 929 m 2.86 km 0.53 m/s
Çeşme [3] 959 m 4.9 km 0.42 m/s
Dere Geçişi 948 m 6.49 km 0.38 m/s
Göğem Tabiat Parkı [GİRİŞ] 959 m 8.61 km 0 m/s
Göğem Yolu [BAŞLAMA] 921 m 10.51 km 0 m/s
Göğem Zafer Anıtı 997 m 11.35 km 0.73 m/s
Göl Mahallesi 929 m 12.26 km 0.51 m/s
Köprü 929 m 12.32 km 0 m/s
Kuyu 957 m 14.2 km 0.38 m/s
Restaurant [1] 951 m 15.23 km 0 m/s
Restaurant [2] 965 m 15.79 km 0.06 m/s
Yayla [KAMP ALANI] 954 m 17.32 km 0 m/s

Bu iz 3 kez indirildi.

Bu İZ (GPX) kaydını yalnızca kayıtlı ve oturum açmış kullanıcılar indirebilir!
Öneriler yüklenirken lütfen bekleyin...
google
400px
http://{s}.tile.openstreetmap.org/{z}/{x}/{y}.png
© OpenStreetMap contributors
Uzaklık: {0} {2} Yükseklik: {1}
Uzaklık: {0} {2} Hız: {1}
Uzaklık: {0} {2} Kalp Hızı: {1}
Uzaklık: {0} {2} Kadans: {1}
https://www.yolaski.net/media/com_gpstools/markers/02marker.png
https://www.yolaski.net/media/com_gpstools/markers/default.png
#ff0000
#ff0000,#c1392b,#ffbe00,#2d3e50,#27ae61,#74065f,#2998d8
0
3
50
google.maps.MapTypeId.SATELLITE
1
1
1
1
1
1
1
google.maps.ZoomControlStyle.DEFAULT
google.maps.MapTypeControlStyle.DEFAULT
Mesafe
Yükseklik
Hız
Nabız
km
mps
m
km
Mil
m
fit
mil/sa
fit/sn
km/sa
m/s
/index.php?option=com_gpstools&task=rating.rate&id=68&format=json

Akış

Sabitlenmiş Öğeler
Son Etkinlikler
  • KAPADOKYA

    Kapadokya, 60 milyon yıl önce Erciyes, Hasan Dağı ve Göllüdağ’ın püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu yumuşak tabakaların milyonlarca yıl boyunca yağmur ve rüzgâr tarafından aşındırılmasıyla ortaya çıkan bölgedir.

    Etimoloji
    Kapadoky...
    KAPADOKYA

    Kapadokya, 60 milyon yıl önce Erciyes, Hasan Dağı ve Göllüdağ’ın püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu yumuşak tabakaların milyonlarca yıl boyunca yağmur ve rüzgâr tarafından aşındırılmasıyla ortaya çıkan bölgedir.

    Etimoloji
    Kapadokya adı en eski M.Ö. 6. yüzyılda Pers kaynaklarında görülür. Katpatuka olarak geçen bu adın kaynağı belirsizdir. Bazı uzmanlar Luvi dilinde "Alçak Ülke" anlamına geldiğini öne sürmüşlerdir. Ama daha sonraki araştırmalar "aşağı, aşağıda" anlamına gelen "katta" zarfının Hititçe olduğunu, Luvi karşılığının ise "zanta" olduğunu göstermektedir.
    Persçe "İyi Atlar Ülkesi" anlamına geldiği söylense de Fotoğraf Sanatçısı Ozan Sağdıç, 12 Eylül döneminde generallerin Kapadokya ismini Yunanca olduğu için yasaklayacaklarını öğrenince bu deyimi uydurduğunu açıklamıştır. Ayrıca Pers dilinde "iyi atlar ülkesi" anlamına gelen kelime "Huv-aspa" diye geçer.

    Tarihçe
    İnsan yerleşimi Paleolitik döneme kadar uzanmaktadır. Hititler'in yaşadığı topraklar daha sonraki dönemlerde Hristiyanlığın en önemli merkezlerinden biri olmuştur. Kayalara oyulan evler ve kiliseler, bölgeyi Roma İmparatorluğu'nun baskısından kaçan Hristiyanlar için devasa bir sığınak haline getirmiştir.

    Coğrafyacı Strabo, Roma İmparatoru Agustus döneminde yazılan ''Geographika'' (Coğrafya-Anadolu XII. XIII, XIV) adlı kitabında Kapadokya'nın sınırlarından da bahseder. Bu tarife göre Kapadokya, güneyde Toros Dağları, batıda Aksaray, doğuda Malatya ve kuzeyde Karadeniz' e kadar uzanmaktaydı. Günümüzde ise, Kapadokya olarak adlandırılan bölge, coğrafi oluşumlarının 250 km²lik bir alanda yoğunlaşmış, başta Nevşehir olmak üzere Kırşehir, Niğde, Aksaray ve Kayseri illerine yayılmış bir bölgedir. En çok ziyaret edilen bölgeler ise; Uçhisar, Göreme, Avanos, Ürgüp, Derinkuyu, Kaymaklı ve Ihlara' dır.

    Kapadokya bölgesi, doğa ve tarihin bütünleştiği bir yerdir. Coğrafi olaylar Peri Bacaları'nı oluştururken, tarihi süreçte, insanlar da bu peribacalarının içlerine evler, kiliseler ve manastırlar oymuş bunları fresklerle süsleyerek binlerce yıllık medeniyetlerin izlerini günümüze taşımıştır. İnsan yerleşimlerinin Paleolitik döneme kadar uzandığı Kapadokya'nın yazılı tarihi Hititlerle başlar. Tarih boyunca ticaret kolonilerini barındıran ve ülkeler arasında ticari ve sosyal bir köprü kuran Kapadokya, İpek Yolu'nun da önemli kavşaklarından biridir.

    MÖ 12. yüzyılda Hitit İmparatorluğu'nun çöküşüyle bölgede karanlık bir dönem başlar. Bu dönemde Asur ve Frigya etkileri taşıyan geç Hitit Kralları bölgeye egemen olur. Bu Krallıklar MÖ 6. yüzyıldaki Pers işgaline kadar sürer.

    MÖ 332 yılında Büyük İskender Persleri yenilgiye uğratır, ama Kapadokya'da büyük bir dirençle karşılaşır. Bu dönemde Kapadokya Krallığı kurulur. MÖ 3. yüzyıl sonlarına doğru Romalıların gücü bölgede hissedilmeye başlar. MÖ 1. yüzyıl ortalarında Kapadokya Kralları, Romalı generallerin gücüyle atanmakta ve tahttan indirilmektedir. MS 17 yılında son Kapadokya kralı ölünce bölge Roma'nın bir eyaleti olur.

    MS 3. yüzyılda Kapadokya'ya Hristiyanlar gelir ve bölge onlar için bir eğitim ve düşünce merkezi olur. 303-308 yılları arasında Hristiyanlara uygulanan baskılar iyice artar. Fakat Kapadokya baskılardan korunmak ve Hristiyan öğretiyi yaymak için ideal bir yerdir. Derin vadiler ve volkanik yumuşak kayalardan oydukları sığınaklar Romalı askerlere karşı güvenli bir alan oluşturur.

    4. yüzyıl, daha sonra "Kapadokya'nın Babaları" olarak adlandırılan insanların, dönemi olur. Fakat bölgenin önemi, III. Leon'un ikonları yasaklamasıyla doruk noktasına ulaşır. Bu durum karşısında, ikon yanlısı bazı kişiler bölgeye sığınmaya başlar. İkonoklazm hareketi yüz yıldan fazla sürer (726-843). Bu dönemde birkaç Kapadokya kilisesi İkonoklazm etkisinde kaldıysa da ikondan yana olanlar burada rahatlıkla ibadetlerini sürdürdüler. Kapadokya manastırları bu devirde oldukça gelişir.

    Yine bu dönemlerde, Anadolu'nun Ermenistan'dan Kapadokya'ya kadar olan Hristiyan bölgelerine Arap akınları başlar. Bu akınlardan kaçarak bölgeye gelen insanlar bölgedeki kiliselerin tarzlarının değişmesine sebep olur. 11. ve 12. yüzyıllarda Kapadokya Selçuklu Hanedanının eline geçer. Bu ve bunu takip eden Osmanlı zamanlarında bölge sorunsuz bir dönem geçirir. Bölgedeki son Hristiyanlar 1924-26 yıllarında yapılan mübadeleyle, arkalarında güzel mimari örnekler bırakarak Kapadokya'yı terk ettiler.

    Jeolojik oluşumu
    60 milyon yıl önce 3. Jeolojik devirde Toroslar yükseldi. Kuzeydeki Anadolu Platosu'nun sıkışmasıyla yanardağlar faaliyete geçti. Erciyes, Hasan Dağı ve ikisinin arasında kalan Göllüdağ, bölgeye lavlar püskürttü. Platoda biriken küller yumuşak bir tüf tabakası oluşturdu. Tüf tabakasının üzeri yer yer sert bazalttan oluşan ince bir lav tabakasıyla örtüldü. Bazalt çatlayıp parçalara ayrıldı. Yağmurlar çatlaklardan sızıp yumuşak tüfü aşındırmaya başladı. Isınan ve soğuyan hava ile rüzgârlar da oluşuma katıldı. Böylece sert bazalt kayasından şapkaları bulunan koniler oluştu. Bu değişik ve ilginç biçimli kayalara halk bir ad yakıştırdı: "Peri Bacası".

    Bazalt örtüsü olmayan tüf tabakları ise erozyonla vadilere dönüştü. İlginç şekilli oluştu. Daha sonraları insan eli, emeği ve duygusu işe koyuldu. Dokuz-on bin yıl öncesine ait yerleşimlerden ilk Hristiyanların kayalara oydukları kiliselere, büyük ve güvenli yer altı kentlerine kadar uzun bir dönemde büyük ana bir uygarlık yaratıldı.

    Turizm
    Avanos, Ürgüp, Göreme, Akvadi, Uçhisar ve Ortahisar Kaleleri, El Nazar Kilisesi, Aynalı Kilise, Güvercinlik Vadisi, Derinkuyu, Kaymaklı, Özkonak Yeraltı Şehirleri, Ihlara Vadisi, Selime Köyü, Çavuşin, Güllüdere Vadisi, Paşabağ-Zelve Anapınar Köyü belli başlı görülmesi gereken yerlerdir. Kayalara oyulmuş geleneksel Kapadokya evleri ve güvercinlikler yörenin özgünlüğünü gösterirler. Bu evler 19. yüzyılda yamaçlara ya kayalardan ya da kesme taştan inşa edilmişlerdir. Bölgenin tek mimarı malzemesi olan taş yörenin volkanik yapısından dolayı ocaktan çıktıktan sonra yumuşak olduğundan çok rahat işlenebilmekte ancak hava ile temas ettikten sonra sertleşerek çok dayanıklı bir yapı malzemesine dönüşmektedir. Kullanılan malzemenin bol olması ve kolay işlenebilmesinden dolayı yöreye has olan taş işçiliği gelişerek mimari bir gelenek halini almıştır. Gerek avlu gerekse ev kapılarının malzemesi ahşaptır. Kemerli olarak yapılmış kapıların üst kısmı stilize sarmaşık veya rozet motifleriyle süslenmiştir. Yöredeki güvercinlikler 19. yüzyılın sonları, 18. yüzyılda yapılmış küçük yapılardır. Güvercinliklerin yüzeyi yöresel sanatçılar tarafından zengin bezemeler, kitabeler ile süslenmişlerdir. Bölge şarapçılık ve üzüm yetiştiriciliği ile de ünlüdür.

    Kaynak: Vikipedi, Özgür Ansiklopedi
    Devamı
    0
    0
    0
    0
    0
    0
    Yorumlar (0)
    İleti onay bekliyor
    Akış ögesi yayınlandı. Bu öge artık akışınızda görüntülenecektir.
Henüz bir etkinlik bulunamadı.