YOL AŞKI

x
Kapak yükleniyor... Konumunu değiştirmek için kapağı sürükleyin
Bilgi
BÖLGE: BULKAZ DAĞI (UŞAK, Sivaslı İlçesi - Pınarbaşı / DENİZLİ, Çivril İlçesi - Gürpınar) ETKİNLİK DERECESİ: Zor ROTA:...
BÖLGE: BULKAZ DAĞI (UŞAK, Sivaslı İlçesi - Pınarbaşı / DENİZLİ, Çivril İlçesi - Gürpınar)
ETKİNLİK DERECESİ: Zor
ROTA: Tek Yön (Güney-Kuzey)
TIRMANILAN ROTANIN AÇIKLAMASI:
Yükselti: 1.930 m
Tırmanışa Başlanılan Yükselti: 970 m (Cabar / ÇİVRİL)
Mola Yeri Yükseltisi: 1.930 m (Doruk)
Hedeflenen zaman: 3,5 saat (Çıkış) & 2,5 saat (İniş)
Toplam Yol Uzunluğu: 18,3 km
HAVA TAHMİNİ: Hava; Gündüz 08.00/Akşam 17.00 Sabah "---" / Öğleden Sonra "---", -- / -- C Derece - Rüzgar __ - __ km/h
İLKYARDIM MLZ.: İlkyardım Çantası
SU ve TUVALET: Bir yerde su kaynağı var. 1/2 (yarım) litre su ve en az 1 (bir) litre sıcak su almalısınız.
TEKNİK MALZEME: GPS, Dağ Değnekleri (Baton)
HABERLEŞME: Cep Telefonları, El Telsizi

TARİH: 03 Aralık 2023, Pazar
SAAT: 07:30
TOPLANMA YERİ: Atatürk ve Kurtuluş Anıtı

AÇIKLAMA
Katılımcılar; mevsim koşullarına uygun giyecek ve ihtiyaç duyabilecekleri kişisel malzemelerini alacaklardır.

ÖNEMLİ
KIŞ: Arazi yürüyüşlerine uygun ayak bileğini saracak ve su geçirmeyen, nefes alan özellikte BOT giymelisiniz! Ayrıca; GÖZLÜK, TOZLUK, BATON, TERMAL KAR MASKESİ ya da BUFF & POLAR BANDANA, ELDİVEN, YAĞMURLUK ya da PANÇO, yedek TERMAL ÇORAP ya da YÜN ÇORAP, polar ya da yünlü iç katman (Pamuklu iç giysi önerilmez! Termal ya da yünlü olmalıdır.) alınması önerilir…
YAZ: Arazi yürüyüşlerine uygun ayak bileğini saracak ve su geçirmeyen, nefes alan özellikte BOT giymelisiniz! Ayrıca; GÖZLÜK, TOZLUK, BATON, BUFF, YAĞMURLUK ya da PANÇO, yedek ÇORAP ve ŞORT ya da PANTOLON (Pamuklu iç giysi önerilmez! Sentetik giysi olmalıdır.) alınması önerilir…

Katılımcılar yiyecek ve içeceklerini (ALKOLSÜZ) getireceklerdir. Enerji veren çerez ve kuru meyve (üzüm, incir, kayısı vb.) alınması önerilir.

UYARI
Etkinliklerimiz dağcılık ve doğa sporları için düzenlenmektedir. Doğa Sporlarında en önemli nokta kişilerin güvenliğidir. Bir rahatsızlık ya da kaza durumunda tedavisi çok zor ve kurtarma operasyonları çok ciddi çalışmaları gerektirmektedir.
Bu nedenle:
* Rehberin etkinlikte tek yetkili kişi olduğu bilinmeli ve öncü rehber geçilmemeli, artçı rehberden ise geri kalınmamalıdır...
* Hava koşulları, rotanın zorlu olması ve çığ oluşumu, taş düşmesi, hayvan saldırısı, deneyim-antrenman-dikkatsizlik-malzeme-panik ve özgüven fazlalığı, kontrol yitimi vb. nedenlerle RİSK içerdiğinin bilinmesi gerekir.
* Doğa sporları yapmak için uygun koşulları taşımayanlar ile astım, solunum rahatsızlıkları, kapalı alan ve yükseklik korkusu gibi rahatsızlıklarla; yüksek tansiyon, kalp, şeker, sara gibi doğada tedavi olması çok zor olan rahatsızlıkları bulunan katılımcılar etkinliğe kabul edilmeyeceklerdir.

Tarafınıza yapılan uyarılar sonucunda RİSK ve TEHLİKELERİ bilerek etkinliğe katıldığınızı kabul etmelisiniz…

NOT
1. Etkinlik 19 katılımcı ile sınırlıdır. En az 15 kişi için araç tutulur. Katılımcı sayısı 15 kişiden az olursa özel araçlar ile etkinlik gerçekleştirilir!
2. Araç 07.30’da hareket eder. Geç kalan beklenmez!
3. Yürüyüş / dağ çıkışı sırasında doğayı kirletmiyoruz. Geçtiğimiz yerlerde yalnız ayak izimizi bırakıp, geri dönüyoruz. Yürüyüş / dağ çıkışı sırasında uzun ara (5-10 dakika) ve yemek arası (15-30 dakika) dışında mola verilmez. Sigara için yemek arası beklenir…
4. Başvuru yapan kişi / kişiler etkinliğe gelmediği zaman ortak katılım ücretini ödemek zorundadır!
5. Etkinliklerimiz de ulaşımı TÜRSAB (Türkiye Seyahat Acentaları Birliği) belgeli araç sağlayacaktır. Araç ücreti katılımcılar arasında eşit olarak paylaştırılır. Araçta toplanan ücret, araç sürücüsüne teslim edilir.

İLETİŞİM
Sadi YALGIN - 0 (532) 596 10 64
Devamı
Bağlantı panonuza kopyalandı
Zaman Tüneli:
Sabitlenmiş Öğeler
Son Etkinlikler
  • Sadi YALGIN , BULKAZ DAĞI albümüne 20 fotoğraf yükledi
    0
    0
    0
    0
    0
    0
    Yorumlar (0)
    İleti onay bekliyor
    Akış ögesi yayınlandı. Bu öge artık akışınızda görüntülenecektir.
  • Ali Ergül , bu etkinliğine katılıyor
    İleti onay bekliyor
    Akış ögesi yayınlandı. Bu öge artık akışınızda görüntülenecektir.
  • Fevziye Figen Türker , bu etkinliğine katılıyor
    İleti onay bekliyor
    Akış ögesi yayınlandı. Bu öge artık akışınızda görüntülenecektir.
  • Eren Gedik , bu etkinliğine katılıyor
    İleti onay bekliyor
    Akış ögesi yayınlandı. Bu öge artık akışınızda görüntülenecektir.
  • CABAR KATLİAMI UNUTULMASIN... ‏ — üzgün hissediyor
    0
    0
    0
    0
    0
    0
    Yorumlar (0)
    İleti onay bekliyor
    Akış ögesi yayınlandı. Bu öge artık akışınızda görüntülenecektir.
  • Sadi YALGIN yeni bir görüntü yükledi
    ÇİVRİL CABAR KÖYÜ YUNAN KATLİAMI VE MEZALİMİ

    Yunan orduları, 1919'da İzmir'den başlayarak Batı Anadolu'yu işgale girişti. O işgal, 26 Ağustos'ta başlayan Büyük Taarruz ile son buldu. Ancak işgal güçleri kaçarken sayısız katliama imza attı. O...
    ÇİVRİL CABAR KÖYÜ YUNAN KATLİAMI VE MEZALİMİ

    Yunan orduları, 1919'da İzmir'den başlayarak Batı Anadolu'yu işgale girişti. O işgal, 26 Ağustos'ta başlayan Büyük Taarruz ile son buldu. Ancak işgal güçleri kaçarken sayısız katliama imza attı. O katliamlardan biri de Denizli'nin Cabar köyündeydi.

    1921'de Yunan ordularının işgaline uğrayan Denizli'nin Çivril ilçesine bağlı Cabar Köyü... İşgal güçleri, Cabar köyünde acısı hala hafızalarda olan bir katliam gerçekleştirdi. Katliamdan kaçmayı sadece birkaç aile başarabildi. Sağ kalanlar bir süre dağlarda saklandı. Köye döndüklerinde geride sağ kimse kalmamıştı. O dönemde yaşananları, Cabar Köyü sakinleri ile konuştuk.

    Köy halkı pek anmak istemese de hafızalarında o günlerin acısı duruyor.

    Arif Kaya, şu sözlerle anlatıyor o günleri... "Ebemin yanına gelmiş askerler. Ebemden para istemişler. Ebem de ‘Din gardaşlar bende yok para’ demiş. O zamana kadar ebemi dövmüşler, ebemi vurmuşlar. Halam bağırmış, halamı da vurmuşlar orada." Celal Şahin ise, "Anam ağlardı, çıplak gitmişler. Elbise yok. Kaçmışlar, Yunan kapıyı kırmış. Ebemgili öldürmüş" diyor.

    Cabar Köyü, işgal yıllarından katliama uğrayan tek yerleşim birimi değil. Pamukkale Üniversitesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Turgut Tok hem Denizli Çivril yolculuğumuzda hem de etkinlikte yaptığı konuşmada "Denizli’nin işgale uğrayan iki ilçesi var, Buldan ve Çivril. Buldan 4 Eylül’de, Çivril 30 Ağustos’ta Yunan işgalinden kurtarılıyor. Ama Yunan terk ettiği yerleri yakarak gidiyor. Yakıyor, yıkıyor, taş üstünde taş bırakmadan bu topraklarda büyük acılar bırakarak gidiyor" diyerek bizleri aydınlattı.

    Cabar'da katliamdan geriye bakımsız bir mezarlık kaldı. Katliamın 100. yılında mezarlığa şehitler anıtı dikildi, bir kitabe koyuldu ve kitabenin üstüne tek tek şehit olanların isimleri yazıldı.

    2 Nisan 2023, pazar günü 102. Yıldönümü idi ve yine duygu yüklü anlar yaşandı. Cabar Şehitleri yapılan anma etkinlikleri ile anıldı. Denizli’den, Çivril’den ve köy halkından büyük bir katılımla şehitlerimiz anıldı, mezarlarına karanfil bırakıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, Çivril Belediye Başkanı Niyazi Vural, Kültür Daire Başkanı Hüdaverdi Taklı, Şehit ve gazi Dernek Başkanları, Türk Ocağı Başkanı Prof Dr. Turgut Tok, Türkiye Ziraatcılar Derneği Denizli Temsilcisi Doç. Dr. Devrim Alkaya, yerel tarihçi Münir Seyhan, Gökpınar Çeşmesi ve anıtın sanatçısı Osman Atmaca, katliamı tuvale döken tarih ressamı Orhun Kara ve kalabalık bir heyet katılım gösterdi.

    Cabar Köyü şehitlerimizin ve o günlerin unutulmaması için çaba gösteren, anıtın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ederim.

    Tüm şehitlerimizin aziz ruhları şad olsun.

    Doç. Dr. Devrim Alkaya
    İnş. Yük. Müh. & Kamu Yöneticisi
    Devamı
    ‏ — konum Cabar, Çivril, Denizli, Ege Bölgesi, Türkiye
    Cabar Ağıtı Ahmet Algün' un derlemesi ve içimizi yakan yorumuyla....
    •   Genel
    •   Perşembe, 23 Kasım 2023
    • 336
    Yunan orduları, 1919'da İzmir'den başlayarak Batı Anadolu'yu işgale girişti. O işgal, 26 Ağustos'ta başlayan Büyük Taarruz ile son buldu. Ancak işgal güçleri kaçarken sayısız katliama imza attı. O katliamlardan biri de Denizli'nin Cabar köyündeydi.
    0
    0
    0
    0
    0
    0
    Yorumlar (0)
    İleti onay bekliyor
    Akış ögesi yayınlandı. Bu öge artık akışınızda görüntülenecektir.
  • Mustafa Gökçe PEYNİRCİOĞLU , bu etkinliğine katılıyor
    İleti onay bekliyor
    Akış ögesi yayınlandı. Bu öge artık akışınızda görüntülenecektir.
  • KESİN KATILIMCI LİSTESİ

    01. Sadi YALGIN
    02. Akın DEDE
    03. M. Gökçe PEYNİRCİOĞLU
    04. Eren GEDİK
    05. Figen TÜRKER
    06. Enden ÇİTİM
    07. Güneş ORHAN
    08. Barış COŞAR
    09. Ali ERGÜL
    10. Ferit KIRAN
    11.
    12.
    13.
    14.
    15.
    16.
    17.
    18.
    19.
    20. - - - - -...
    KESİN KATILIMCI LİSTESİ

    01. Sadi YALGIN
    02. Akın DEDE
    03. M. Gökçe PEYNİRCİOĞLU
    04. Eren GEDİK
    05. Figen TÜRKER
    06. Enden ÇİTİM
    07. Güneş ORHAN
    08. Barış COŞAR
    09. Ali ERGÜL
    10. Ferit KIRAN
    11.
    12.
    13.
    14.
    15.
    16.
    17.
    18.
    19.
    20. - - - - - - - - (KAPTAN)

    TOPLAM: 19 + 1 Kişi

    NOT: 03 Aralık 2023, pazar günü saat: 07.30'da araç "Atatürk ve Kurtuluş Anıtı" önünden hareket eder. Geç kalan beklenmez!

    AÇIKLAMA: Son başvuru tarihi 29 Kasım 2023, çarşamba günüdür. Kesin katılımcı sayısına göre araç ayarlanır. Araç ayarlandıktan sonra katılmayan ya da herhangi bir özürden dolayı katılmayacağını bildiren kişiler araç ücretini ödemek zorundadır!

    LÜTFEN ETKİNLİK AYRINTILARINI OKUYUNUZ…
    Devamı
    ‏ — ile Ali Ergül , Fevziye Figen Türker , Eren Gedik , Mustafa Gökçe PEYNİRCİOĞLU , Akın Dede ve Ferit Kıran
    0
    0
    0
    0
    0
    0
    Yorumlar (0)
    İleti onay bekliyor
    Akış ögesi yayınlandı. Bu öge artık akışınızda görüntülenecektir.
  • BULKAZ DAĞI EFSANESİ

    Bulkaz Dağı’nda su kaynakları kıt olduğu için, mevcut kaynaklar, bu yaylada yaşayan insanların ihtiyacına cevap vermiyormuş. Yörükler gerek içme suyunda gerekse hayvanlarını sulayacak suyu bulmakta büyük zorluklar...
    BULKAZ DAĞI EFSANESİ

    Bulkaz Dağı’nda su kaynakları kıt olduğu için, mevcut kaynaklar, bu yaylada yaşayan insanların ihtiyacına cevap vermiyormuş. Yörükler gerek içme suyunda gerekse hayvanlarını sulayacak suyu bulmakta büyük zorluklar yaşıyormuş. Suya ulaşabilmek için, her gün dağ tepe aşmaları gerekiyormuş.

    Günlerden bir gün, yaylada hayvanlarını otlatan küçük bir Yörük kızı, hayvanlarını sulamak için en yakındaki bir pınara götürmek istemiş. Ama korulukta bir türlü pınarı bulamamış. Pınarı ararken obasını da kaybetmiş. Devasa ardıç ağaçlarının koruluğunda nereye gittiğini bilmeden akşama kadar dolanıp durmuş. Akşam olup, hava karardığında, kurtlar, çakallar ulumaya başlamış. Ama çoban kız ne pınarı bulabilmiş ne de obasına geri dönebilmiş. Korkudan ağlamaya başlamış. Çaresiz, ulu bir ardıç ağacının kovuğuna sığınmış.

    Akşamın olmasına rağmen, çoban kızın obasına dönmemiş olması, obayı telaşlandırmış. Ehliyal (oba halkı) gecenin karanlığında küçük kızı ve sürüsünü aramaya çıkmış. Bütün gece aramış durmuşlar. Tan yerinin ağarması ve akabinde güneşin ışımasıyla birlikte, çoban kızı bulmak çok da zor olmamış. Ailesi, kızlarını sağ salim bulmuş olmanın mutluluğunu ona sarılarak giderirken babası sormuş:
    -Ne oldu kızım, neden eve gelmedin? Sana bir zarar geldi mi, geceyi nasıl geçirdin, yalnız kalmış olmaktan korktun mu?
    -Yok baba korkmadım. Zaten yalnız da değildim. Hayvanları sulamak için pınara götürmek istediğimde, yolumu kaybedip, pınarı bulamadım. Pınarı bulamadığım gibi geldiğim yolu da kaybettim. Derken akşam oldu. Başlangıçta korkuyordum bu yüzden bir ardıç ağacının kovuğuna sığındım. Korkudan bir an önce uyumak istiyor, ama bir türlü uyuyamıyordum. Neden sonra, uyumuşum. Rüyamda aksakallı, nur yüzlü yaşlı bir adam gelip beni kollarının arasına aldı. (Yalnız değildim derken, demek ki rüyasında gördüğü bu aksakallı adamı kastediyordu.) “Korkma kızım, dedi. Benden sana zarar gelmez. Seni ve bu yaylada yaşayanları bu susuzluk sıkıntısından kurtaracağım. Obanızın bulunduğu yere yakın bir noktada, sizin ihtiyacınızı karşılayacak miktarda bir su kaynağı var. Yerin altındaki bu kaynağı “bulun ve kazın” Göreceksiniz, oradan çıkacak olan su size yetecektir”

    Oba halkı, bu küçük kızın söylediklerine itibar edip, “neden olmasın, kim bilir, belki de küçük kız doğru söylüyordur, aramaktan ne kaybederiz?” demişler. O günden sonra obanın etrafında, olduğuna inandıkları su kaynağını aramaya koyulmuşlar. Bir gün, konakladıkları alanın yakınında bir yerde, diğer alanlara göre daha yeşil bir alan tespit etmişler. Yaz aylarında yayladaki otların kurumuş olmasına rağmen, o küçük koyakta otlar yaz boyunca yeşil kalmayı sürdürüyormuş. Bunun bir anlamı olmalı diyerek bu alanı kazmaya karar vermişler. Bir kuyu derinliğine indiklerinde, suya ulaşmışlar ve küçük kızın söylediklerinin doğru olduğu ortaya çıkmış.

    Her yıl bu yaylayı kullanan Yörükler, bundan sonra da boş durmamışlar. Yaylanın muhtelif yerlerinde yeni kuyular kazarak, kendilerine lazım olan su kaynaklarının sayısını artırmışlar. Bundan sonra da bu dağın adı “Bul-kaz Dağı” olarak anılmış.

    Ahmet SARI
    E-Posta: ahmetsari@bulkaz.net
    Devamı
    0
    0
    0
    0
    0
    0
    Yorumlar (0)
    İleti onay bekliyor
    Akış ögesi yayınlandı. Bu öge artık akışınızda görüntülenecektir.
  • Sadi YALGIN , BULKAZ DAĞI (1.930 m) albümüne 20 fotoğraf yükledi
    0
    0
    0
    0
    0
    0
    Yorumlar (0)
    İleti onay bekliyor
    Akış ögesi yayınlandı. Bu öge artık akışınızda görüntülenecektir.
Henüz bir etkinlik bulunamadı.
Araç ipucu içeriği yüklenemedi.